31 Mart 2011 Perşembe

GSÜ Haber Ajansı yeni sitesinde

GSÜ Haber Ajansı'nı yeni sitesinden takip edebilirsiniz.

Galatasaray Üniversitesi Haber Ajansı artık yeni sitesinden haber verecek. Galatasaray Üniversitesi haberleri bundan böyle gsuhaber.gsu.edu.tr adresinde güncelleniyor.

29 Mart 2011 Salı

GSÜ öğrencileri 2010 yılının en iyilerini seçti

Bu yıl GSÜ İşletme Kulübü’nun verdiği “Yılın En İyileri”  ödül töreni, sanattan iş dünyasına kadar pek çok ünlü ismi bir araya getirdi. Beren Saat ödülünü alırken ‘Hiçbir reyting başarıyı şu andaki kadar hissettirmez’ dedi.

Haber : Dilek Aksoy
Fotoğraf : Cansu Güneş Seferoğlu
GSÜ- HA (İstanbul) GSÜ İşletme Kulübü tarafından bu yıl 5. Kez düzenlenen  ve öğrencilerin oyları ile belirlenen  kendi alanlarında ”Yılın En İyileri”  ödülleri törenle sahiplerine verildi. Aydın Doğan Oditoryumu’nda gerçekleştirilen törende, üniversite içinde yapılan anketlerle, sanattan spora, medyadan iş dünyasına 30 farklı kategoride belirlenen yılın en iyilerinin ödüllerini aldıkları törene rektör Prof. Dr. Ethem Tolga, rektör yardımcısı Prof.Dr. Mehmet Şakir Ersoy’un yanı sıra çok sayıda öğretim görevlisi ve ünlü sima katıldı.
Gecenin sunuculuğunu yapan Jess Molho, konuşmasının başında “Bonsoir, je m’appelle jesse”diyerek salondaki öğrencilere küçük bir jest yaptı. Forbes Türkiye, gecenin ilk anons edilen ödülü “En İyi İş ve Ekonomi Dergisi”nin sahibi oldu.
“Burası beni Mehmet Ali Birand yaptı.”
“En İyi Haber Spikeri” dalında ödül alan Mehmet Ali Birand, ödülü GSÜ’den almanın kendisi için çok büyük anlam ifade ettiğini belirtti ve kişiliğinin oluşmasında Galatasaray kurumunun öneminden bahsederek, kendisini ödüle layık gören herkese teşekkür etti.
“En İyi Gazete” dalındaki ödülü almak üzere sahneye çıkan Cumhuriyet Gazetesi yazı işleri müdürü Güray Öz, bugünlerde Türkiye’nin zor bir süreçten geçtiğini belirtirken, önümüzdeki günlerin daha aydınlık olduğunu vurgulayarak, sözlerini iyimser bir havayla tamamladı.
“Reytinglerle başarıyı bu kadar hissedemezsiniz.”
Gecenin ünlü isimlerinden biri olan Beren Saat, “En İyi Kadın Dizi-Sinema Oyuncusu” dalındaki ödülünü almak üzereye sahneye çıktığında şunları söyledi: “Rol aldığınız dizilerin reytingi yüksek olduğunda sevinirsiniz fakat hiçbir reyting şu anki kadar başarıyı hissettirmez. Ben mümkün olduğunca okullardaki bu tarz ödül törenlerine katılmaya çalışıyorum, çünkü başarılı olduğumuzu en güzel böyle yerlerde hissediyoruz. Kadın olmanın zorluğunu üst üste yaşamış biri olarak,önemli olanın özgürlüğümüzü kaybetmemek olduğunu düşünüyorum.”
“İnanıyorum ki; Galatasaray birleştiğinde,Türkiye daha farklı bir yerde olacak.”
Sıra törenin en son ödülü “Galatasaray Üniversitesi Onur Ödülü”ne geldiğinde, sahneye Galatasaray Eğitim Vakfı Başkanı İnan Kıraç davet edildi. Hayatında çok önemli iki hediye aldığını ifade eden Kıraç, ilkinin Galatasaray Lisesi öğrencileri tarafından kendisine yazılan mektubun, ikincisinin ise GSÜ öğrencilerinden aldığı bu onur ödülünün olduğunu belirtti. Meşalenin gençlerde olduğunu ve tüm Galatasaray’ın birleştiği gün,Türkiye’nin de değişeceğini sözlerine ekleyen Kıraç alkışlar eşliğinde konuşmasını tamamladı.
Yoğun iş temposu nedeniyle törene katılamayan bazı ünlülerden, yılın en iyi erkek pop müzik sanatçısı seçilen şarkıcı Tarkan’ın ve yılın en iyi erkek tiyatro oyuncusu seçilen Genco Erkal’ın önceden çekilen videoları gösterildi.2010 yılının en iyi seçilenleri şöyle :
En iyi iş ve ekonomi dergisi: Forbes Türkiye
En iyi showman: Cem Yılmaz                                         
En iyi haber spikeri: Mehmet Ali Birand
En iyi hukuk dergisi: Güncel hukuk
En iyi köşe yazarı: Yılmaz Özdil
En iyi gazete: Cumhuriyet Gazetesi
En iyi banka: Türkiye İş Bankası
En iyi kadın tiyatro oyuncusu: Nilgün Belgün
En iyi erkek rock müzik sanatçısı: Cem Adrian
En iyi müzik grubu:  Athena
En iyi erkek tiyatro oyuncusu: Genco Erkal
En iyi televizyon programı: Beyaz Show
En iyi spor programı: NBA Stüdyo
En iyi erkek pop müzik sanatçısı: Tarkan
En iyi dizi: Öyle Bir Geçer Zaman ki
En iyi marka:  Efes Pilsen
En iyi film:  Eyvah Eyvah
En iyi kadın dizi-sinema oyuncusu:  Beren Saat
En iyi iş adamı: Ali Ağaoğlu
En başarılı şirket: Türk Hava Yolları
En iyi erkek dizi-sinema oyuncusu: Tuncel Kurtiz
En iyi kadın rock sanatçısı: Özlem Tekin
En iyi roman yazarı: Ahmet Ümit
En iyi televizyon programı yapımcısı: Acun Ilıcalı
En iyi televizyon kanalı: NTV
En iyi yönetmen: Semih Kaplan
En iyi sosyal sorumluluk projesi: Kapakları Atmıyoruz
En iyi ekonomi programı: Finans Cafe
En iyi radyo: Radyo Virgin
GSÜ Onur Ödülü: İnan Kıraç



28 Mart 2011 Pazartesi

İdam cezasını kaldırtan Robert Badinter’e GSÜ’den ‘Fahri Hukuk Doktoru’ ünvanı

Fransız Senatör Robert Badinter’e GSÜ’de düzenlenen bir törenle “Fahri Hukuk Doktoru” ünvanı verildi. Törende konuşan Senatör “Laiklik sivil kardeşliğin kaynağıdır” dedi.

Haber – fotoğraf: Cansu Güneş Seferoğlu

GSÜ-HA (İstanbul) İnsan hakları savunucusu, Fransız Anayasa Mahkemesi eski başkanı ve eski Adalet Bakanı, Senatör Robert Badinter’e  Galatasaray Üniversitesi’nce “Fahri Hukuk Doktoru” ünvanı verildi.  GSÜ’de düzenlenen törende,  GSÜ Rektörü Prof. Dr. Ethem Tolga Senatör Badinter’e  hitaben “Sayın Senatör, düşünceleriniz ve faaliyetleriniz hiçbir zaman yolundan sapmadı, bu ihtirasınız dünyayı daha az nefret edilen, daha az çirkin, daha merhamet dolu; tek kelimeyle daha ‘insancıl’ kıldı” şeklinde konuştu.
Fransa’da idam cezasının kaldırılması için, uluslararası alanda da La Haye Uluslararası Ceza Divanı’nın ve eski Yugoslavya’nın Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin kurulması için gösterdiği çabalardan dolayı Senatör Badinter’e verilen Fahri Doktorluk ünvanı, GSÜ Hukuk Fakültesi’nin talebi ve üniversite Senatosu’nun oy birliği ile uygun görüldü.

GSÜ Hukuk Fakültesi adına konuşan Prof. Dr. Erdoğan Bülbül “Hayatında izlediği ve sadece insan onurunu ve haklarını korumaya adanmış bu yol, kendisinin nasıl bir cesaret ve inanç insanı olduğunu ortaya koymaktadır. Çünkü muhakkak biliyordu ki, bu yola bir kere girildi mi geriye dönüş mümkün değildi. Önünde iki seçeneği vardı: Bu acımasız mücadelede kaybeden olmak veya kazanmak ve daha adil, daha insancıl bir dünyada yaşamak. Geçen bütün senelerden sonra ulaşılan sonuçtan tatmin olabilir.” dedi.
Fahri Hukuk Doktoru ünvanını takdim eden Prof. Ethem Tolga’nın elinden cüppesini giyen Senatör Badinter, bu ünvanı layık gören herkese teşekkür ederek duyduğu sevinci ifade etti.  Fransa ile Türkiye arasında 1867’den beri var olan bilimsel, entellektüel, hukuki ve diplomatik geleneğin Galatasaray Üniversitesi ile Fransız Üniversiteler Ajansı ve Erasmus programlarıyla derinleştiğini söyledi.

“Laiklik, sivil kardeşliğin kaynağıdır”

Konuşmasında İstanbul’un kültürel zenginliğinden de söz eden Senatör Badinter, “İstanbul, Avrupa’dan gelenler için Doğu’nun başlangıcı, Asya’dan gelenler için de Avrupa’nın başlangıcıdır” tanımlamasını yaptı. İstanbul’un eski çağlardan beri dinsel çeşitlilik açısından önemli bir şehir olduğuna vurgu yapan Badinter, son dönemde laiklik krizinin yaşandığına dikkat çekti.  Laikliğin özgürlük ve eşitlikten ileri geldiğinin altını çizdi ve laikliğin dini inanca sahip olanlar ve olmayanlar arasında ayrımcılığı yasakladığını, bu sebeple de sivil kardeşliğin kaynağı olduğunu ifade etti.

Eşit vatandaşlığın, devletin her dine nötr olmasıyla gerçekleşebileceğini ve özellikle resmi kurumlar açısından bunun önemli olduğunu belirten Badinter, hastane ve okullarda verilen hizmetlerin inanç, cinsiyet gibi sebeplerle aksatılmaması gerektiğini söyledi. Devletin bu tarafsızlığının bireylerin özgürlüğünü güvence altına aldığını belirtti.


Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Leyla Şahin Davası ile ilgili kararını da hatırlatan Senatör, burka ve türbanın özel yaşamda takılabileceğini ancak eğitim kurumlarında ve resmi kurumlarda takılmasının mümkün olmadığını, eşitlik düşüncesiyle bağdaşmadığını belirtti. Ayrıca laikliğin yalnızca din ve düşünce bağlamında değil insanların birbirine saygı duyması çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini de söyledi.

17 Mart 2011 Perşembe

Prof. Dr. Ethem Tolga’ya Légion d’Honneur madalyası verildi

Fransa’nın Ankara Büyükelçisi Bernard Emie, Fransa Cumhurbaşkanı adına GSÜ Rektörü Prof. Tolga’ya madalyasını takarken “ Bu üniversite sizin sayenizde Türkiye’nin en iyi 6 üniversitesi arasına girdi” dedi.

Haber: Cansu Güneş SEFEROĞLU
Fotoğraf: İbrahim ARSLAN

GSU-HA(İstanbul) Galatasaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ethem Tolga, Fransa’nın en önemli nişanı Légion d’Honneur ile onurlandırıldı. Galatasaray Üniversitesi’nde yapılan törende nişan, Fransa Cumhurbaşkanı adına Fransa’nın Ankara Büyükelçisi Bernard Emie tarafından takdim edildi. Büyükelçi Emie, Prof. Tolga’ya Légion d’Honneur nişanının Galatasaray Üniversitesi’nin modernizasyonuna, Türkiye-Fransa ilişkilerine ve frankofoninin güçlendirilmesine olan katkıları nedeniyle verildiğini ifade etti. GSÜ Rektörü Ethem Tolga da “Biliyorum ki, Fransa Cumhuriyeti’nin bu seçkin nişanını, benim şahsımda, aynı zamanda Galatasaray Üniversitesi de almaktadır.” dedi.

Fransa’nın Ankara Büyükelçisi Bernard Emie, Rektör Prof. Tolga’ya “Chevalier dans l’Ordre National de la Légion d’Honneur” madalyasını takdim ederken yaptığı konuşmada “ Bugün sizinle, büyük bir akademisyeni, üç eseri ve ayrıca uluslararası bilim dergilerinde elliden fazla makalesi yayınlanmış bir yazarı, frankofoniye kalben ve alken bağlı bir kişiyi, Fransa ve Türkiye arasındaki dostluğun yılmaz bir öncüsünü ve gelişmesine çok büyük katkılarda bulunduğunuz Galatasaray Üniversitesi rektörünü taltif ediyoruz” şeklinde konuştu. Büyükelçi Emie, Prof. Dr. Tolga’ya “ Bu genç frankofon üniversite, sizin idareniz altında Türkiye’nin yüksek düzeyde eğitim veren ve araştırma yapan en iyi 6 üniversitesi arasında yerini almıştır” dedi. Bu konuşmadan sonra Büyükelçi Emie, Prof. Dr. Tolga’ya alkışlar eşliğinde Légion d’Honneur nişanını taktı.

Rektör Prof. Ethem Tolga da yaptığı teşekkür konuşmasında “ Bu saygın nişanı gösterdikleri çabalarla her gün Galatasaray projesini sağlamlaştırmaya ve geliştirmeye çalışan tüm çalışma arkadaşlarımla paylaşmak istiyorum” dedi. Prof. Dr. Tolga şöyle devam etti: “ Galatasaray Üniversitesi 2 yıldan beri YÖK tarafından seçilen 6 araştırma üniversitesinin arasına girdi. Meslek yaşamının büyük bölümünü bilimsel araştırmalara adamış bir akademisyen için bu gerçek bir sevinç kaynağıdır. Bu yeni yükümlülük, öteki Türk üniversitelerine araştırmacı öğretim üyesi yetiştirmeyi ve Avrupa ağlarıyla bütünleşmiş araştırma ekiplerinin geliştirilmesini içermektedir. Fransa Cumhurbaşkanı’nın bana verdiği bu seçkin madalya, aynı zamanda ülkelerimiz arasındaki örnek işbirliğinin simgesel olarak tanınmasıdır.”

Törene katılanlar

GSÜ Üniversitesi Süslü Salon’da yapılan törene Fransa’nın İstanbul Başkonsolosu Hérvé Magro ve Galatasaray Eğitim Vakfı Başkanı İnan Kıraç, Fransa’nın önemli üniversitelerinden Bordeux 3 Üniversitesi Rektörü Patrice Brun, Paris I (Sorbonne) Üniversitesi Rektörü Jean-Claude Colliard, Nantes Üniversitesi Rektörü Yves Lecointe, Rennes I Üniversitesi Rektörü Guy Cathelineau ve Fransız üniversitelerinden kalabalık bir akademisyen topluluğu katıldı. Galatasaray Üniversitesi’nin rektör yardımcıları, fakülte dekanları, öğretim üyeleri ve akademisyenleri de GSÜ Rektörü Prof. Tolga’nın onuruna ortak oldu.

Galatasaray Üniversitesi’nde kadınlar 8 Mart’ı kutladı

Galatasaray Üniversitesi'nde çalışan ve okuyan kadınlar, 8 Mart’ı; film gösterimi, bülten çıkarma, afişleme ve el ilanı dağıtma gibi etkinliklerle karşıladı.

Haber: M. Cihangir Balkır

GSÜ-HA (İstanbul) Galatasaray Üniversiteli kadın öğrenciler okullarında, tarihi bağlamından kopartılan ve kadınlara erkekler tarafından hediye alma günü gibi lanse edilerek, piyasanın hizmetine sunulmak istenen 8 Mart’ın aslolarak, fabrika yangınında ölen 129 kadın işçinin anısına, Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kabul edildiğini hatırlatan el ilanı dağıttılar.

Ayrıca Üniversite panolarına da 8 Mart için birçok muhalif hareket içerisindeki kadınların mücadelesinden örnekler veren afişler asıldı. Afişlerde Clara Zetkin, Frida Kahlo, Ulrike Meinhof, Emma Goldman, Simone de Beauvoir, Rosa Luxemburg, Behice Boran gibi kadınların hayat hikayeleri özetleniyor.

8 Mart için kulüpler de bazı aktiviteler gerçekleştirdi. Sosyal Bilimler Kulübü, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü bülteni çıkarırken; bir yandan da saat 17’de “Sorara’yı Taşlamak” adlı film gösterimi düzenledi.

Öğrenci Konseyi de astığı afişle, Üniversite’deki kadınların 8 Mart’ını kutladı.


GSÜ İletişim Fakültesi öğrencilerinin Genç Türkiye sayfası

Her hafta bir iletişim fakültesi tarafından hazırlanan Türkiye Gazetesi gençlik sayfasının bu haftaki konuğu,Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileriydi.

Haber: Dilek Aksoy

GSÜ-HA (İstanbul) “Genç Türkiye” adlı sayfayı bir süreliğine iletişim fakültesi öğrencileriyle hazırlamaya karar veren Türkiye Gazetesi’nin gençlik sayfasını bu hafta Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileri hazırladı.

Hazırlanan haberlerin tasarımı için Perşembe günü, İhlas Medya Plaza’ya davet edilen öğrencilere Gençlik sayfası editörü Fatih Selek eşlik etti. Yapılan toplantıda haberlerin içeriği ve sayfa tasarımı hakkında konuşuldu. Öğrenciler yapılan toplantının ardından İhlas Medya Plaza’da bulunan İhlas Haber Ajansı, TGRT Haber Merkezi ve gazete matbaasını gezdiler.

Gazetenin gerçekleştirdiği bu etkinlik sayesinde öğrenciler gazetelerin oluşum aşamasını daha yakından görerek gelecekteki meslekleriyle ilgili önemli bilgiler edindiler. Öğrencilerin hazırladığı bu sayfa 5 Mart Cumartesi günü Türkiye Gazetesi “Genç Türkiye” sayfasında yayınlandı.

Sayfa hazırlama çalışmalarına GSÜ İletişim Fakültesi’nden Cansu Güneş Seferoğlu, Ulaş Manazoğlu,Ebru Tepeler,Yener Dayı,Dilek Aksoy ve Mehmet Akın katıldı.

“Başlığı bilinmeyen” vergi yasası GSÜ’de konuşuldu

GSÜ Oditoryumu’nda, kimsenin adını bilmediği ve kamuoyunda vergi affı olarak kısaltılan kanun değişikliği, hukukçular ve vergi uzmanları tarafından tartışıldı.

Haber – Fotoğraf: M. Cihangir Balkır

GSÜ-HA (İstanbul) Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Vergi Hukuku Merkezi’nin ve Ekşioğlu Hukuk Bürosu’nun ortaklaşa düzenlediği “Torba Kanun Düzenlemeleri” başlıklı panelin katılımcıları GSÜ Oditoryumu’nu doldurdu. 4 Mart Cuma günü gerçekleştirilen panelde “bazı alacakların yapılandırılması” ile ilgili kanun, esas gündem maddesini oluşturdu.

Panelin açılış konuşmalarını GSÜ Rektörü Prof. Dr. Ethem Tolga, GSÜ Vergi Hukuku Merkezi Başkanı Prof.Dr. Hakan Üzeltürk ve Ekşioğlu Hukuk Bürosu’ndan Av. Sezgin Yıldırım yaptılar. Prof. Dr. Tolga, hukuk eğitiminin, Galatasaray eğitim kurumlarının tarihindeki yerini anlattı ve Galatasaray eğitim kurumlarını halka açma arzusunu katılımcılarla paylaştı. Salonda panele iştirak eden kişilerin çoğunun akademisyen olmaması ve dışarıdan katılımın bu ölçüde büyük olmasını bu yönde bir adım olarak nitelendirdi.

Prof. Dr. Üzeltürk ise vergi affı ile ilgili yeni düzenlemenin yarattığı adaletsizliğe vurgu yaptı. Av. Sezgin Yıldırım da konuşmasında yasa değişikliğinin üzerinde detaylıca durulması gerektiğini ve bu yüzden de akademi ile beraber bu konuyu tartışmanın faydalı olacağını düşündüklerini belirtti.

Panel konuşmacılarından Danıştay Başsavcısı Turgut Candan, bir milletvekillinin benzetmesini kullanarak torba yasanın “çorba yasa” haline geldiğini vurgulayarak vergi yasalarında yapılan değişikliklerin bir torba yasanın içinde geçirilmesinin sakıncalarını anlattı.

Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Şükrü Kızılot ise “alacakların yeniden yapılandırılması” başlığı altında torba yasanın içinde geçen uygulamalardan örnekler vererek, vergisini ödememiş vatandaşların özel muamele ile kayırıldığını vurguladı. Vatandaşlara yaptığı “Verginizi düzenli ödeyin” öğüdünü dinlemeyen insanların kendisini arayıp “iyi ki sizi dinlememişim” dediklerini anlatan Kızılot, özellikle düzenlemelerde ödenecek tutarların üst sınırının belirlenmesinin, zengin borçlulara büyük avantaj sağladığını açıkladı.

Yeminli Mali Müşavir Fatih Dural da hem yasanın hazırlanışında bulunduğunu hem de mükellef olarak yasadan etkileneceğini belirterek, yasadaki ve hazırlanışındaki sıkıntıları anlattı. Yasaya karşı çıkan diğer konuşmacılardan farklı olarak bu değişikliğin gerekli olduğunu savunan Dural, asıl sorunun bu değişikliği mecbur kılan çarpık vergi düzenlemeleri olduğunu belirtti. Devletin vergi alıyormuş gibi yapmayı, mükelleflerin de vergi ödüyormuş gibi yapmayı bırakması gerektiğini söyleyen Dural, bir kereliğine, kavga dövüş sonucunda da olsa, toplumsal mutabakatın sağlanıp sağlam bir zemin üzerine yeniden bir vergi yasası inşa edilmesinin kaçınılmaz bir gereklilik olduğunu belirtti.

Panelde son konuşmacı Sosyal Güvenlik Kurumu İstanbul İl Başkanı Mustafa Kurucu idi. Kurucu, hazırladığı sunumu diğer konuşmacıların yeterince bahsettikleri konuların tekrarı olacağı için yapmayıp, uygulamaya dönük olarak prim yapılandırmasından bahsetti. Herkesin en kısa sürede, en az primi ödeyerek emekli olma hesabı yapmasından şikayetçi olan Kurucu, bu psikolojiden kurtulmamız gerektiğini ve sürdürülebilir bir sistemin hesapları üzerine konuşmamız gerektiğini söyledi.

2 Mart 2011 Çarşamba

Coşkun Kırca 6. ölüm yıldönümünde anıldı

Galatasaray Üniversitesi'nin kurucularından Emekli Büyükelçi Coşkun Kırca, 6. ölüm yıldönümünde GSÜ’de kendi adını taşıyan Coşkun Kırca Salonu'nda anıldı.

GSÜ- HA (İstanbul) Eski Dışişleri Bakanı, yazar, Emekli Büyükelçi Coşkun Kırca 6. ölüm yıldönümünde GSÜ’de düzenlenen etkinlikle anıldı. Coşkun Kırca Salonu’ndaki törende konuşan  GSÜ Rektör Yardımcısı ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Şekir Ersoy,  GSÜ'nün 16 yılda kattettiği ilerlemeyi anlatarak Coşkun Kırca'nın GSÜ kurucuları arasında müstesna bir yeri bulunduğunu kaydetti.

Daha sonra söz alan diplomat ve siyaset adamı Mehmet Ali Bayar ise çocukluğundan itibaren Kırca'yı rol model olarak gördüğünü anlattı. Bayar, Dışişleri Bakanlığı'na girmesinde ve daha sonra da siyasete atılmasında Kırca'nın önemli bir etkisinin olduğunu söyledi.

Kırca'nın damadı Jerôme Bayle ise kayınpederinin yazar kişiliğine ve entelektüel yönüne vurgu yaptı. Bayle, Kırca'nın öğrenme arzusunu ve merakını hiçbir zaman yitirmediğini anlattı.

Anma töreni Genç Yetenekler, Pınar Tezişçi (keman)  ve Melin Molla (piyano) konserleri ile sona erdi.

Galatasaray Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olan Coskun Kırca, uzun süre Dışişleri Bakanlığı'nda çalıştıktan sonra Meclis'te üç dönem İstanbul milletvekili ve 51. hükümette Dışişleri Bakanı olarak görev yapmıştı. 24 Şubat 2005'te İstanbul'daki evinde kalp krizi geçirerek vefat eden Kırca, Galatasaray Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde dersler vermişti.