28 Haziran 2010 Pazartesi

Galatasaray Üniversitesi 2010 mezuniyet töreninde hüzün ve sevinç bir aradaydı

Galatasaray Üniversitesi 17. mezuniyet töreni heyecanı 25 Haziran tarihinde yaşandı. Üniversitenin akademik kadrosu ve mezun olan öğrencilerin yakınları dışında birçok davetlinin katıldığı törende eğitim yılı başında minibüsün altında ezilerek yaşamını yitiren Elbruz Bilge anıldı. 

 Haber Fotoğraf: Mizrabi Cihangir Balkır

GSÜ-HA (İstanbul) Törende ilk olarak mezun öğrenciler adına Hukuk Fakültesi öğrencisi Kerem Çelikboya söz aldı. Galatasaray Üniversitesi'nde öğrenci olmanın yaşattığı karmaşık duyguları özetleyen Çelikboya, Galatasaray Üniversitesi öğrencisinin sanıldığı üzere kibirli, toplumdan kopuk, apolitik olmadığını söyledi. Çelikboya kaybettikleri arkadaşları Elruz Bilge'nin vefatının ardından biraraya gelip tepki geliştirebilen öğrencilerin bunu kanıtladığını dile getirdi.  Bu vesileyle lise ve üniversite öğrencilerine burs vermek hedefiyle oluşturulan Elbruz Bilge Kardeşlik Fonu'ndan da söz eden Çelikboya kendisini dinleyenlerden bu fona sahip çıkıp destek vermelerini istedi. 

Törende ikinci konuşmacı Galatasaray Üniversitesi Mezunları Derneği Başkanı Bayram Kaymak idi. Kendisinin aynı heyecanı 2004 yılında yaşadığını bildiren Kaymak iş hayatına atılan ilk adımlarda Mezunlar Derneği'nin iyi bir yol gösterici ve dayanak olduğunu söyledi. Yardımlaşmanın Galatasaray'ın temel unsurlarından biri olduğunu dile getiren Kaymak Galatasaray Eğitim Vakfı çatısı altında toplanan Üniversiteli Fonu'nun büyütülmesi için destek çağrısı yaptı.

Daha sonra kürsüye çıkan Galatasaray Eğitim Vakfı İkinci Başkanı Yiğit Okur yaptığı nükteli konuşmasıyla dinleyenleri sıkça güldürürken mezun olan öğrencilere iki nasihatta bulundu. Yurtdışına gidecek öğrecileri bu kararlarında desteklediğini söyleyen Okur, orada kendisini geliştiren gençlerin geri dönmeleri gerektiğini sözlerine ekledi. Kendisi de uzun yıllar yurtdışında yaşamış olan Okur, Türkiye'ye geri dönmeyen arkadalarının komik ve hüzünlü hikayelerini anlattı. İkinci olarak öğrencilerden sahip oldukları iki dil kullanma becerisini korumalarını isteyen Okur kendilerine bunlara yenilerini eklemelerini de öğütledi.

Okur'dan sonra söz alan Fransa İstanbul Başkonsolosu Hervé Magro Fransa Türkiye ilişkisinde Galatasaray camiasının tuttuğu yere değinerek Galatasaray Üniversitesi'nin bu ilişki için geliştirilmesi gereken önemli bir ortaklık olduğunu söyledi.

Kürsü sırası Üniversite akademik kadrosuna geldiğinde ilk konuşmacı Galatasaray Üniversitesi Fransız Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hélène Zajdela oldu. İlk olarak Üniversite'nin güzel coğrafyasında öğrenci olmanın zorluğuna değinen Zajdela bu zorlu dönemi atlatan öğrencileri kutlarken onlara destek olan aileleri de tebrik etti. Üniversite'nin18 yılda katettiği aşamaları anlatan Zajdela GSÜ'nün geldiği noktada Türkiye'nin altı araştırma üniversitesinden biri olduğunu ve artık rüştünü ispat ettiğini söyledi.

Mezuniyet belgelerinin takdiminden önce son konuşmayı Üniversite rektörü Prof. Dr. Ethem Tolga yaptı. Haldun Taner'in bir makalesinden alıntıyla Galatasaray’ı dört temel öğe ile özetleyen Tolga bunları şöyle sıraladı: Humour, yani zeka içeren ince espri anlayışı; dayanışma anlayışı; hoşgörü anlayışı; metodik düşünme anlayışı. Üniversite'nin de bu özellikler çerçevesinde büyük yol katettiğini söyleyen Tolga ayrıca lisans üstü eğitimde gösterdikleri gelişmeden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Tolga mezun öğrencilere iyi dileklerini sunduktan sonra bölümlerini birincilikle bitiren öğrencilere belgelerini ve plaketlerini sundu. Tolga'dan sonra Fakülte Bölüm Başkanları öğrencilerine belgelerini vermek için kürsüye çıktılar. Belgelerin takdiminden sonra günün son etkinliği için öğrenciler ve davetliler Süslü Salon'daki kokteyle katıldılar.